Duvardaki Kıyamet Saatimiz

SEDAT ADAL


“Andolsun asra, su gibi akıp giden zamana ki insanoğlu(en değerli sermayesi olan zamanı heder etmekle) büsbütün zarar ve ziyandadır. Fakat iman edip salih amel işleyenler(imanlarına yaraşır güzel işler yapanlar), birbirlerine hep Allah yolunda yürümeyi(HAKKI) ve bu yolda sebat etmeyi(SABRI) öğütleyenler asla zarar ve ziyana uğramayacaklar.”(Asr 1-3) İlahi emirde de buyurulduğu gibi saat(zaman) insanoğlu için vazgeçilmez bir nimet ve sermayedir.Saati(zamanı) kulluk vazifesini ifa etmek için değerlendiren saadete, kıyamet saatini(ölümü) unutup dünyada zevk ve eğlence çılgınlığı yaşayanlar ise esarete müstahak olurlar. Efendimiz(sav) şu acı hakikati gözler önüne seriyor: “İki nimet vardır ki insanların çoğu onda aldanmışlardır; sıhhat ve boş vakit.”

Acaba duvar saatimizi; evimizin en güzel, estetik için en simetrik yerine inşa ederken kıyamet saatimizi de zihnimize ve kalbimize inşa ediyor muyuz? Yoksa kolumuzdaki, telefonlarımızdaki, iş yerlerimizdeki ve evlerimizdeki saatler bize kıyamet saatimizi hatırlamamızı ve kıyamet saatimize bakmamızı unutturuyor mu? Bizler acaba kıyamet saatimizi hatırlamak için mi duvar saatimize ve diğer saatlere bakıyoruz? Yoksa kıyamet saatimize(ölüm) bakmamak(hatırlamamak) için mi diğer saatlere bakıyoruz. Öyleyse bakınız şu hakikate: “De ki: “Haberiniz olsun, o kaçıp durduğunuz ölüm muhakkak gelip size çatacaktır.”(Cuma 8) Yani diyor ki Rabbimiz: “O(kıyamet) size ansızın tam vaktinde gelecektir.”(A’raf 187)

Sevgili kardeşim!

Ailen, arkadaşların, ögretmenlerin sana kolundaki veya telefonundaki saatin kaç olduğunu soruyor. Belki de binlerce kez dünyadaki saatin vakti sana sorulmuş. Acaba kaç kez sana kıyamet saatini(ölümü) sordular(hatırlattılar). Veya sen kalbine kaç kez sordun? Peki acaba Halıkının sana kıyamet saatini sorduğunun farkında mısın? Bak ne buyuruyor Rabbimiz: “İnsanlar sana kıyamet saatini soruyorlar. De ki: “Onun ilmi Allah’ın nezdindedir. Ne bilirsin belki kıyamet yakında olur.”(Ahzab 63) Sen kıyamet saatinden kaçıyorsun ama Rabbimiz senin bu kaçışını durduracak va’dolunan hakikati dile getiriyor: “Her nerede olursanız olun, göklere yükselmiş burçlarda da olsanız ölüm size muhakkak yetişir.”(Nisa 78)

 Ah be kardeşim bilmez misin ki “Her nefis ölümü tadacaktır.”(Enbiya 35) Aslında varoluş gayemiz kulluk olduğu gibi duvardaki saatimizin vazifesi de kıyamet saatimizi hatırlamak için olması gerekir. “Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.”(Zariyat 56) Sen de: “Ey Rabbim ben de duvarımdaki, elimdeki ve telefonumdaki saati; kıyamet(ölüm) saatini her an hatırlayıp ölüme hazırlanmak, İbadetlerimi ve emanetimi tam vaktinde ifa etmek için bir araç olarak kullanacağım.”  Ve unutma! Dünyadaki saatler sana kıyamet saatini unutturmasın.!!

((Wesselam me’ad-Dua))

Paylaş: