İHAK’tan "Adalet" çağrısı

İnsan Hakları ve Adalet Hareketi yayımladığı yazılı bir açıklamada, Brifing Yargısı ve FETÖ Yargısının verdiği mahkumiyet kararları için yeniden yargılama talebinde bulundu.

İHAK’tan

Advert

İnsan Hakları ve Adalet Hareketi (İHAK) yayımladığı yazılı bir açıklama, “28 Şubat sürecinde “Post Modern Darbe” olarak adlandırılan olağanüstü dönemde, askerî vesayetin brifingleriyle beslenen “Brifing Yargısı”na mensup hakim ve savcılar ile, devam eden süreçte FETÖ iltisaklı “FETÖ Yargısı”na mensup hakim ve savcıların vermiş olduğu mahkumiyet kararları ya hükümsüz sayılmalı, ya yeniden yargılamaya tabi tutulmalı ya da bunlara ceza indirimi uygulanmalıdır.” dedi.

“Savcılar kendilerini tekrar emniyete teslim etmişlerdir”

Yargı mensuplarının tamamen dışarıdan müdahalelerle motive edildiğini ve baskı aracı olarak kullanıldığının ortaya çıktığı belirtilen açıklamada, “Bu yargılama dönemlerinde, bu yapılanmalara mensup Emniyet mensuplarının da sahte deliller ürettikleri artık bilinen bir gerçektir.” denildi.

Açıklamada devamla; “Oluşturulan bu sahte delillerle birçok kişi hukuka aykırı olarak aylarca gözaltında tutulmuş, gözaltındayken kaba dayak, elektrik verme, poşetle boğmaya teşebbüs, askıya alma, kendi mezarını kazdırma, taciz, aileleri karakola veya emniyete çağırarak tehdit vb. fiziki ve psikolojik işkenceye maruz bırakılmış, emniyet mensuplarınca yazılan sahte ifadelere imza atmaya zorlanmış, uydurulan sahte örgüt isimlerine üye olduklarını kabule zorlanmışlardır. Bu tür işkence ve kötü muameleye tabi tutulan kişilerin savcılık makamlarında bu işkence ve kötü muameleyi dillendirmeleri durumda da savcılar kendilerini tekrar emniyete teslim etmişlerdir.” ifadelerine yer verildi.

“Yargılanan sanıklar TCK düzenlemelerindeki en üst hadden mahkum edildi”

Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nde (DGM) yargılanan birçok kişinin, “polis ve savcılık ifadelerinin işkence altında zorla imzalatıldığını” beyan etmesine rağmen yargılamaların bu ifadeler ve sahte deliller esas alınarak devam ettirildiği belirtilen açıklamada,  yargılanan sanıkların hemen hemen tamamının, TCK düzenlemelerindeki en üst hadden mahkum edildiğine dikkat çekildi.

Açıklamada, “O dönemde, bu dosyaların gönderildiği Yargıtay 9.Ceza Dairesi de, askeri brifinglere katılan yargı mensuplarından oluşmaktaydı. Devam eden süreçte bir çoğunun FETÖ mensubu da oldukları 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası ortaya çıkmış ve FETÖ üyesi olarak tutuklanmışlardır. Yargıtay 9. Ceza Dairesinin baktığı dosya konuları, 16. Ceza Dairesine devredildikten sonra, geçen sene 16. Ceza Dairesinin peş peşe onadığı mahkumiyet kararlarıyla da 28 Şubat Brifing Yargısının ve FETÖ Yargısının hukuksuz uygulamalarında hiçbir değişiklik olmadığı görülmüştür. Adil Yargılamanın tüm ilkelerinin ihlal edildiği bu mahkemelerde, delil karartma, türedi örgütler ihdas etme, suikastlar yapıp bunu farklı kişilere yıkma vb. birçok ihlalin planlanıp uygulandığı ortaya çıkmaktadır. Tüm bu süreçler içerisinde 1999 affı, 2003 Pişmanlık Yasası ve en son Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile infaz indirimleri gerçekleşmiş, ancak bunların hepsinde bu mağdurlar kapsam dışı bırakılmışlardır.” denildi.

“Hükûmeti, mağduriyetleri telâfi edici hukuki adımları atmaya davet ediyoruz”

Yaşanan mağduriyet dosyalarının yeniden incelenip adaletin tesisi için çok geç de olsa bir adım atılması gerektiği belirtilen açıklada şu ifadelere yer verildi: “15 Temmuz hain darbe kalkışması sonrası yargı ve emniyet içerisinde açığa çıkan kişi ve veriler, bu dosyalardan uzun yıllardır hapis yatan mağdurların dosyalarının yeniden bir incelemeyi hak ettiklerini açıkça göstermektedir. Hükûmeti, bu mağdurların senelerdir devam eden mağduriyetlerini telâfi edici hukuki adımları atmaya davet ediyoruz.” (İLKHA)

 

Advert

Paylaş:
Advert