36,3601
34,3290
2.842,01
Recep,
şabandan sonra bizi ramazan ayına kavuşturan Allah’a hamdolsun. Yine geldi bir Ramazanı
şerif. Hoş geldi sefa getirdi. Evlerimize, sokaklara, şehirlere hatta tüm
dünyaya manevi bir renk geldi.
Ne
yazık ki bu sene buruk ramazan. Dünyayı kasıp kavuran Covid-19 salgınından
dolayı insanların evlerinde olmaları gerektiği bu zamana denk geldi. Zaruri
ihtiyaçlar ve durumlar haricinde herkes evlerinde ailece karantinada olduğu bu
günlerde camiler boş teravih ve mukabeleler olamayacağı için bu sene ramazan
buruk geldi. Camiler insansız, cemaatsiz, teravihsiz ve mukabelesiz olması akla
ziyan oldu bize.
Her ne
kadar içimiz buruk başlasa da ramazanla gönüller de coşku, sevinç, heyecanlar
başladı. Tüm programlar ramazana ayarlandı. Yemek saatleri iftar ve sahur
olarak kodlandı. Uyku saatlerin hesabı yapıldı. Camilere gidilemeyecek olduğundan
teravih ve Kur’an mukabeleleri evlerde ayarlandı.
Her şeye
rağmen ramazan huzurdur, berekettir. Mazlumları ve mahrumları hatırlamadır,
paylaşmadır. Hayır derneklerinin, ihtiyaç sahibi kimselerin kapısına
bıraktıkları bir takım güzelliktir. Belki de bu zamanı iple çekerek
bekleyenlerin kavuşmasıdır, mutluluğudur.
Diğer yandan ramazan, 11 ay boyunca
masivaya bulaşanları, gündüz oruçla gece namazla arındırma ayıdır. Tevbe ayıdır
. Nefisleri hesaba çekme ayıdır. Ramazan da şeytanların bağlanmasıyla insan ruhu
rahmani hissiyat içine girer, nefsani düşünceler en aza iner.
Sanki Rasulullah (Sallahu Aleyhi Vesellem) bizi ziyarete gelmiş, O’nun
huzurunda olmanın huşusuyla dolar insan. Tıpkı sahabelerin düştüğü durum gibi, Hanzala
gibi. Hani bir gün Hanzala dışarda ağlayarak ; “ Hanzala münafık oldu!”
dediğini duyan Hz.Ebubekir onu
Rasulallah’ın (Sallahu Aleyhi Vesellem)
yanına götürür. Hanzala ; “Ey Allah’ın elçisi, yanında bulunduğumda bize cennet
ve cehennemden bahsediyorsun, biz de onları gözümüzle görür gibi oluyoruz. Senin
huzurundan çıkıp çoluk çocuğumuzun yanına ve işlerimizin başına dönünce
bunların çoğunu unutuyoruz. ”Bunun üzerine Rasulallah (Sallahu Aleyhi Vesellem) şöyle buyurdu ; “Canımı
kudretiyle tutan Allah’a yemin ederim ki eğer siz benim yanımda bulunduğunuz
hali devam ettirip hep zikirle meşgul olsaydınız, melekler yattığınız yataklar
da yürüdüğünüz yollar da sizinle tokalaşırdı. Fakat ey Hanzala! Bir saatinizi
ibadete, bir saatinizi de dünya işlerine ayırınız.” dedi ve üç defa tekrar
etti.
Velhasılı kelam diğer aylarda kendini salan kullarını, Allah bu ayda
kendine davet ediyor. Huzuruna çağırıyor. Gerçek mutluluğun maddiyatta değil
maneviyatta olduğunu bize gösteriyor. Kendisine yaklaşmanın mutluluğunu bize
yaşatıyor. Maneviyattan buram buram istifade etmememizi istiyor.
Bizler de bu davete icabet edip bu atmosfere girmiş bulunmaktayız Elhamdulillah.
Camilerimiz kapalı diye içlerimiz buruk olsa da camilerden yükselen ezan ve
selalara şükrediyoruz. Ya onlar da olmasaydı!
Rabbim
şimdiden tuttuğumuz oruçları, kıldığımız namazları ve ettiğimiz duaları dergahı
ilahide kabul etsin inşallah. Üzerimizdeki bu maraz olan virüsü bize bir uyarı,
uyanma ve kendimize gelme vesilesi kılsın inşallah. Üzerimizden defetsin. İleri
de anlatacağımız mücadelelerimiz arasına katsın. Ramazanı şerifleriniz mübarek
olsun.