36,3838
34,3320
2.837,41
Sokakta,çarşıda, kahvede, toplantılarda hep söylenir “Palu Bir Sevdadır, memlektimize şunu yapmalı, hizmetlerle kalkındırmalı…” Söylemler hem caf caflı kelimelerle süslenir, bilmiş edasıyla dilin kemiği yok hesabıyla atılır tutulur.
Palu`da yapılan birkaç tarihi restorasyonu “ben yaptım” diyen 10`a yakın isim sayabilirim. Yapılan hizmetler üstlenilirken, eksikler ise muhalif olarak görülenlere kapak olarak kullanıldığını ve sürekli aleyhlerine delil olarak defe koyup çalındığını müşahade ediyorum. Tabi bu tezatlar görününce samimiyetin yok olduğunu ve memlekete dair umutların her geçen gün söndüğünü müşahade ediyorum.
Hesaplar bir tarafa bırakılmadan, samimiyet ve sadakatin gölgesinde işler görülmeden, yapılan her iş ne dünya nede ahirete bir faydası olmayacak ve olumlu netice vermeyecektir.
Samimiyetin testi sokaktan geçer. Sokaktaki gençlere iş sunulabiliyor mu? İstihdam noktasında ne yapılıyor? Sosyal aktivide bazında neler ortaya konuyor? Bu noktada bir şeyler ortaya koyanlar konuşsun lütfen. Artık edebiyat zamanı geçti.
Çünkü gençlerimiz işsizlik yüzünden hayal dahi kuramaz hale gelmiş durumdadırlar. Evlenmek dediğimde “Hocam bizimle dalgamı geçiyorsun. Ne evlenmek karnımızı doyuramıyoruz.” Diyecek kadar gelecekten umudunu kesmiş durumdadırlar.
Palu`ya sahiplik lafla, edebiyatla, caf caflı sözcüklerle değil, hizmetle, elindekini ortaya koymakla, yani bedel ödemekle olur. Eğer birileri memleket sevdalısıyım deyip, malına mal katıyor, keyif çatıyor, refah seviyesi sürekli yükseliyor ve bu uğurda hiçbir bedel ödemiyor bununla beraber memleketinin evlatlarına bedel ödetip, memleketine doğru dürüst uğramıyorsa bu samimiyet değil belki ihanettir.
Birileri bana diyebilir “sen memleket için ne yaptın ki bunları yazıyorsun?” Bu sorunun cevabını vermekten hicap ederim. Ama etrafımdaki gençlere bunu sorabilirsiniz? Adres mi PAGEM`e gelin o zaman.
Selam ve dua ile …