ELHAK Platformu'ndan gündeme ilişkin basın açıklaması

ELHAK (Elâzığ Hak Adalet ve Kardeşlik) Platformu, gündemde öne çıkan meseleler hakkındaki düşüncelerini bir basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdu.

ELHAK Platformu'ndan gündeme ilişkin basın açıklaması

Advert

Elâzığ'da faaliyet gösteren platform adına konuşan dönem sözcüsü Ersin Eryılmaz zor bir yılı geride bıraktıklarını ifade etti.

Elâzığ'da yaşanan 6,8 büyüklüğündeki deprem ve tüm dünyada yaşanan pandemi nedeniyle ağır imtihanlarla geçen bir yılı geride bıraktıklarını belirten Eryılmaz, 3 gün önce yaşanan 5,6 büyüklüğündeki depremden dolayı tüm Elazığlılara geçmiş olsun dileklerini iletti.

Eryılmaz, önümüzdeki yılın bu yıldan hayırlı olmasını ve insanlığın içerisinde bulunduğu sıkıntılardan kurtulmasını dileyerek basın açıklamasına geçti.


"Maddi bağımsızlıktan manevi bağımsızlığa"

2020 yılının en güzel tarafının Türkiye'nin ayaklarındaki prangaları parçalamaya başladığını görmek olduğunu belirten Eryılmaz, özellikle, savunma sanayiinde gerçekleştirilen yerlileşme ve modernizasyon olduğunu ifade etti.

Basın açıklamasına devamla Eryılmaz, "Dış politikada ABD ve AB'ye rağmen atılan bağımsız adımlar, bu çerçevede Libya ve Karabağ'da elde edilen kazanımlar milletimizi gururlandırmıştır. Türkiye'nin Batı emperyalizmine karşı maddi alanda tam bağımsızlığını sağlayacak adımların yanında, kültürel emperyalizme karşı manevi bağımsızlık yolunda atılacak adımların da en az bu kadar önemli olduğuna inanıyoruz. Tüm ümmet için bir sevinç vesilesi olan 'Ayasofya'nın özgürlüğü'nün, millet olarak manevi bağımsızlığımızın ve İslami özümüze dönüşün ilk adımı olmasını temenni ediyoruz. Bu çerçevede 2020 yılı içerisinde defaten ifade ettiğimiz, aile yapımızı, toplumsal değerlerimizi zedeleyici maddeler taşıyan İstanbul Sözleşmesi'nden Türkiye'nin çekilmesi ve bu sözleşmeye dayalı olarak çıkarılan mevzuatın iptal edilmesi zaruretini tekrarlıyoruz." ifadelerini kullandı.

"Aşı konusunda endişeliyiz"

Aşının, Bill Gates tarafından finanse ediliyor olmasından duydukları endişeyi dile getiren Eryılmaz "2021'in en önemli gündemlerinden birini tüm dünyayı etkisi alan pandemiye karşı üretilen aşılar oluşturacaktır. Coronavirus'ün laboratuvar ortamında üretildiğine dair güçlü iddialardan sonra, bu hastalıktan kurtuluş ümidiyle beklenen aşılar için de önemli bir toplumsal kesim ciddi endişeler taşımaktadır. Aşı üreten firmaların, 'insanlık nüfusunu azaltmayı hedefleyen' küresel şeytanî güçlerin bir aktörü olan Bill Gates tarafından finanse ediliyor olması ve geçmişte yaşanan acı tecrübeler bu endişelerdeki haklılığı artırmaktadır. Bu konuda, yetkili kurumlarımızca aşıların içeriğinin analizi ve duyulan endişeleri giderecek tatmin edici bilimsel adımların atılması konusunda çok hassas davranılmalı, aşılama hususunda her türlü dayatmadan kaçınılarak 'gönüllülük' esasıyla hareket edilmelidir." dedi.

"Kitle İmha Silahları Kanunu veto edilsin"

Eryılmaz, "Sayın Cumhurbaşkanının 'İnsan Hakları Eylem Planı'na ilişkin kapsamlı bir çalışma yürütüldüğünü ifade ettiği konuşmasından kısa bir süre sonra, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 'Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine Yönelik Yaptırım Kararlarının Uygulanması' çerçevesinde TBMM'de onaylanan yasa, sivil toplumda büyük bir hayal kırıklığı doğurmuştur. Zira bu yasa, içerdiği maddelerle, 'terör' kavramının esnek ve muğlak bir yorum zeminine sahip olduğu mevcut durumda, sivil toplum faaliyetleri ve yardım çalışmaları için büyük risk barındırmaktadır. Bu durum göz önünde bulundurularak ilgili yasanın Cumhurbaşkanı tarafından 'veto' edilmesini talep ediyoruz." dedi.

"İnsanlık onurunu ve mahremiyetini zedeleyici çıplak arama uygulamasının mevzuatlarda yer alması utanç vericidir"

Çıplak arama hususuna değinilen basın açıklamasında Eryılmaz, "İnsan hakları çerçevesinde, üzerinde durulması gereken diğer bir konu ise son zamanlarda gündeme gelen 'çıplak arama' uygulamasıdır. Görüntüleme teknolojisinin bu kadar geliştiği bir dünyada insanlık onurunu ve mahremiyetini zedeleyici çıplak arama uygulamasının mevzuatlarda yer alması utanç vericidir. Bu konuda dile getirilen ve asla kabul edilemez keyfi uygulama iddialarının üzerine hassasiyetle gidilmelidir." ifadelerini kullandı.

"CHP milletin değerlerine düşmanlığı parti politikası haline getirmiştir"

CHP'li belediyenin yapmış olduğu Şeb-i Arus töreninde okutulun Türkçe Kur'an-ı Kerim ve CHP'deki tecavüz iddiaları hakkında da konuşan Eryılmaz, "Kemalist ideolojinin banisi ve varisi olan CHP'de son zamanlarda gündeme gelen taciz ve tecavüz iddiaları ve bu iddialar karşısında parti yönetiminin sergilediği pişkin tavır gerçekten utanç vericidir. Yine CHP belediyelerinin, son zamanlarda 'Türkçe ibadet', Peygamberimize hakaret içeren karikatüristleri ülkemize davet gibi sergilediği İslam düşmanı tavırları, Müslüman milletimizin vicdanını yaralamaktadır. Milletin değerlerine düşmanlığı parti politikası haline getiren CHP yönetimine, bu kışkırtıcı histerinin kimseye faydasının olmadığını hatırlatırız." dedi.

"Yanlışı dillendirenlere linç kampanyası"

Yanlışları dillendirenlerin değil, yanlışların konuşulması gerektiğini dile getiren Eryılmaz, "Yanlışların dile getirilmesi, toplumsal ıslah için bir zarurettir. Ne var ki son zamanlarda yanlışları dile getirenlerin linç kampanyasına tabi tutulduğuna şahitlik ediyoruz. Bu konuda akla ziyan tablo, dokuz köyden kovulan doğru söyleyenlerin, üslupları gerekçe gösterilerek kendi köylerinden de kovulmaya çalışılması, kendi mahallelerinde de linçe uğratılmalarıdır. Toplum önünde konuşanların da üsluplarına dikkat etmesinin gerekliliğini vurguladıktan sonra, özellikle bizim mahallenin kalem sahiplerine şunu hatırlatalım ki; yanlışları değil, bunları dillendirenlerin hedefe konulması ifsat değirmenine su taşımaktır!" dedi.

"Asgari ücretin makul bir seviyeye çıkarılmasının yolu bulunmalı"

Yapılan tüm iyileştirmelere rağmen asgari ücretin bir türlü "açlık sınırı" seviyesini aşamamasının vicdan yaralayıcı bir durum olduğunu ifade eden Eryılmaz, "İşçi ve işveren arasında iki yönlü bir denge gözetilerek tespit edilen asgari ücretin 'vergi indirimi, SGK pirim desteği' gibi uygulamalarla daha makul bir seviyeye çıkarılmasının yolu bulunmalıdır. 2021 yılının maddi ve manevi alanda milletimize, İslam ümmetine ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini temenni ediyoruz." ifadelerini kullandı. (İLKHA)

Advert

Paylaş:
Advert