Elazığ Hak Adalet ve Kardeşlik Platformu (ELHAK), ülke gündemiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Basın açıklamasını dönem sözcüsü Metin Kılıç okudu.
Ocak
ayı içerisinde ülke gündemini meşgul eden konulardan biri, kadına yönelik
şiddetin engellenmesi gibi haklı bir gerekçeyle hazırlanmış ancak içerdiği bazı
maddelerin ifsat edici uygulamalarıyla aile birliğini ve toplumsal ahlakı hedef
alan bir mahiyete bürünmüş “İstanbul Anlaşması” olduğunu belirten basın
açıklamasında şu ifadelere yer verildi.
ETCEP “cinsiyetsiz tuvalet” noktasına kadar varan bir projedir
“Bu anlaşma çerçevesinde Milli Eğitim
Bakanlığı’nca yürütülen Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi
Projesi (ETCEP) dini ve milli değerlerimizi ayaklar altına alacak bir mahiyet
taşımaktadır.
162 okulumuzda pilot uygulamaları gerçekleştirilen,
binlerce diyanet personelinin dahi projeyi uygulamaya yönelik eğitime alındığı
bu proje, ahlaki değerlerlerimizi yıkıcı bir nitelik taşımaktadır.
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği uygulamalarının bugün
Belçika, ABD, İsveç, İngiltere, Kanada gibi ülkelerde “cinsiyetsiz tuvalet”
noktasına kadar vardığını ifade etmemiz bu projenin varabileceği toplumsal
yozlaşmanın boyutlarının anlaşılması için yeterlidir.
Bu gayri ahlaki proje ve bunun dayanağı olan İstanbul
Sözleşmesi derhal iptal edilmelidir.” denildi.
Terör örgütleriyle bağlantılı olduğuna dair önemli kısmından beraat kararı verilmiş iddia dosyalarıyla yaklaşık bir yıldır tek kişilik odada tutuklu bulundurulan Alpaslan Kuytul’un üç gün süren duruşma neticesinde tahliye edilmesi ve bir gün geçmeden tekrar tutuklanması, tahliye sırasında kendisini karşılayanlara yönelik konuşmasının polis sirenleriyle bastırılmaya çalışılması tahrik edici anormal uygulamalar olarak dikkat çektiğini belirten basın açıklamasının devamında;
Alpaslan Kuytul ve Camiasına karşı anlamsız tahriklerle kim neyi
amaçlamaktadır
“Toplumsal
huzura hizmet etmeyen ve iyi niyet barındırmayan bu anormal uygulamalar ve
anlamsız tahriklerle kimin, neyi amaçladığı anlaşılamamaktadır.
Alpaslan Kuytul
hakkında hazırlanmış suç dosyaları haklı gerekçe ve yeterli delil içeriyorsa
hukuk çerçevesinde gereği yapılmalı, değilse yine hukuk gereği özgür
bırakılmalıdır.”
Gözaltına
alınan kadınların nezarethanede Başörtülerinin Çıkarılması
Gözaltına
alınan kadınların nezarethanede başörtülerinin çıkartıldığına dair haberler ve
İçişleri Bakanı Soylu’nun “Bu uygulamanın tedbir amaçlı gerçekleştirdiğine
dair” bu konuyu doğrulayıcı açıklamaları, toplum vicdanını yaraladığını
belirten Kılıç şunları ifade etti;
“Suç ve
suçluyla mücadelede hukuk kurallarına riayet edilmeli, temel hakların
korunmasına özen gösterilmelidir. Sayın Bakan’ın açıklamasında kendisinin de
ifade ettiği gibi hatırlatalım ki “kadın meselesi daha hassas bir meseledir”.
Bir temel hak ihlali olan bu kabul edilemez uygulamadan derhal vazgeçilmelidir.
Başta Yemen
ve Doğu Türkistan yürekleri kanatmaktadır.
Yemen’de
uygulanan katliamlar ve Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine yönelik Çin
yönetiminin gerçekleştirdiği vahşi baskı ve asimilasyon uygulamaları bütün
Müslümanların yüreğini kanatmaya devam ettiğini belirten açıklamanın devamında;
“Geçtiğimiz ay Yemen’e maddi yardım elini
uzatan ve Doğu Türkistan’ın yanında olduğunu haykıran Elazığ halkına
şükranlarımızı sunuyor, bu zulümlerin karşısında hassas bir duruş sergileyen
yöneticilerimizin bu zulümlerin engellenmesi için uluslar arası arenada daha
etkin rol üstlenmelerini bekliyoruz.” denildi.