KINDİK

Kenan Ocak

Tarihi Palu’muzun ender yerlerinden biridir Kındik. Palu’da yaşayıp ta Kındiği bilmeyen olmadığı gibi, Palu’ya gelip te Kındiği görmemek olmamalı.

Beyhan yolu üzerinde, tarihi Palu köprüsünü geçtikten sonra sola doğru bir göz attığında Kındiği olanca heybetiyle görürsün karşında. Arabanı sağa çekip kontağı kapatmalısın. Çünkü Kındik seni bir tefekkür iklimine sokacak, seni geçmişe götürüp, manen sana bir şeyler anlatacaktır. Karşındaki heybetli ve yalçın devasa kaya kütlesi Palu kalesinin adeta bir yavrusu gibi durmakta.

Sen ne muhteşemsin Kındik. Sarsılmaz bir kaya, bel verilecek bir dayanak gibi duruyorsun. Coşarak gelen Murat’ın dalgalarına karşı yüzyıllardır direnen, dimdik ayakta duran yıkılmayan, insana güven veren bir duruşu öğretiyorsun.

Yalçın ve anlaşılmaz sarp yokuş ve bir o kadar da yalnız ve sessiz görünüyorsun. İşte imanda böyle olmalı değil mi? Kındik gibi sarsılmaz olmalı. Kalpte derince kök salmalı. Dalgalara, fırtınalara, ayaza, zemheriye direnmeli.

Bir dayanak olmalı insanın imanı, olanca heybetiyle güven vermeli aynen Kındik gibi! İnsanı insan eden Allah’a kulluğu, yüce Yaradan’ını tanımasıdır. İnsanı değerli kılan kalbindeki sağlam imanıdır. Sağlam iman geçmişi geleceğe taşır. Aynen bir tarihi yapı gibi, Kındik gibi ayakta durmayı başarabilirsen geleceğe bir şeyler anlatabilirsin, aksi takdirde yıkılıp, kaybolarak gidersin. Tarih olamazsın, yazılamazsın.

 

Ve Kındik o duruşuyla bize çok şeyi anlatır. Sarsılmaz olun, bir dayanak, bir liman olun. Gören gözle bakmak zordur. Bakıştan tefekkür çıkarmak engebeli sarp bir yokuştur. O yokuşu aşın, sizi aşındırmaya çalışsa da Murat nehri direnin. Kökleriniz murattan derin olsun sizi söküp atamasın. Bütün sıkıntılara bent olacaksın. İmanı kalbinizde kök saldırın!!! 

Paylaş: