İslam'da çocuk eğitimi – 4

4. Rasulullah'ın Çocuklarla Şakalaşması

İslam'da çocuk eğitimi – 4

Advert

   Rasulullah (sav), Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'i mübarek sırtına bindiriyor, onlarla oynuyor ve şakalaşıyordu. Mübarek ağzını açıp dilini oynatıyor, o mübarek çocuklar dilin kırmızılığından gülüp eğleniyorlardı. Bazen de mübarek ağzına biraz su alıyor sonra çocukların yüzüne püskürtüyordu, yine onlarda buna gülüyorlardı.

   Sahih-i Buhari'de; Ummu Halid binti Halid b.  Said (ra) den rivayet ediliyor;

Ben babamla beraber Rasulullah'ın (sav) yanına geldim, bana sarı bir gömlek giydirdi ve ‘seneh seneh ya Ummu Halid' buyurdu. Bende arkasına geçip açık sırtındaki mübarek hatme ile (peygamberlik nişanesi/ ilahi damga) oynamaya başladım. Babam bana kızdı ama Rasulullah(sav) ‘bırak oynasın' dedikten sonra üç kere ‘yaşa ve eskit; ömrün uzun olsun' manasında dua etti.'

   Bu kız 6 – 7 yaşlarında idi o zaman. Kendisi ailesi ile beraber Habeşistan'dan Medine-i Münevvere'ye hicret edenlerdendi. Mekke-i Mükerreme muhacirlerinden olan ailesi Habeşistan'da iken, orada doğmuştu. ‘Seneh' kelimesi de Habeş dilinde ‘güzel' anlamındaydı. Rasulullah (sav) o kelimeyi kullanarak çocuğun seviyesine inerek bir ünsiyet oluşturmuş, o da bundan yüz bularak mübarek peygamberlik mührü ile oynamıştı. Rasulullah'ın (sav) duasının bereketi ile de çok uzun yaşamıştı.

   Enes (ra) dedi ki; Rasulullah (sav) bana; ‘iki kulaklı' derdi, bununla şakalaşırdı. (Tirmizi/ Ebu Davud)

   Enes (ra) anlatıyor; ‘ Rasulullah (sav) insanların ahlakça en üstünü idi. Ebu Ömer dediğimiz ve henüz sütten kesilmiş bir kardeşim vardı. Kardeşimin oynadığı bir kuşu vardı. Rasulullah (sav) bize geldiğinde ‘ Ya Eba Umeyr, ma feale nuğayr; Ey Ömercik'in babası kuşçuk ne yaptı' diye şakalaşırdı' (Buhari/ Müslim)

   Burada çocuğa mübah oyunlar ve eğlenceler ile şahsiyet gelişiminde, olgunlaşmasında yardımcı olunarak manevi huzur tattırılıyordu. Çünkü ‘çocuğa; küçüklüğünde oyun, büyüklüğünde akıl fazlalığıdır.' Buyuruldu. (Tirmizi, Nevadir)

   Efendimiz (sav) sahabe çocuklarını oynatıyor, güldürüyor, gönüllerine huzur ve mutluluğun, kalplerine sükûnetin yerleşmesine yardım ediyordu.

   Ebu Eyyub el- Ensari (ra) anlatıyor; Rasulullah'ın (sav) yanına girdim. Hasan ile Hüseyin (r.ahm) önünde oynuyorlar. Dedim ki ‘ Ya Rasululah onları seviyor musun?' Buyurdu ki; ‘ Nasıl sevmeyeyim, onlar benim dünyadaki reyhanlarımdır, kokluyorum' (Taberani)

   Bu ve diğer örneklerle çocuğun oyuna olan ihtiyacını inceleyen eğitimciler, bunların eğitimde çocukta bıkkınlık ve yorgunluğu uzaklaştırdığını, zihnen yorulan çocuğun yeni bilgileri kavraması için gerekli olan enerji ve kabiliyeti yenileyip, kuvvetlendirdiğini ifade ediyorlar.

Advert

Paylaş: